2018-05-31 18:46:54  cri
 
Çin Ekoloji ve Çevre Bakanlığı'na bağlı Nanjing Çevre Bilimleri Enstitüsü kısa süre önce Beijing'de 2017 Çin Biyolojik Çeşitlilik Gözlem Raporu'nu yayımladı.

Çin hükümeti ulusal biyolojik çeşitlilik üzerine ilk kez bir rapor yayımladı. Raporda, Çin'de biyolojik çeşitliliği gözlemleme sisteminin temel olarak kurulduğu bildirildi.

Çin hükümeti, biyolojik çeşitliliği korumaya büyük önem veriyor ve bunu ekolojik medeniyet yapılandırmasının önemli bir parçası olarak görüyor. Çin'de doğayı koruma bölgelerinin toplam yüzölçümü 1 milyon 700 bin kilometrekareyi aşıyor. Bu rakam, Çin'in toplam karasal yüzölçümünün yüzde 18'ini oluşturuyor. Çin, böylece Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Antlaşması'nda belirlenen ve 2020 yılına kadar ulaşılması gereken yüzde 17'lik hedefe ulaşmış oldu. Çin, Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Antlaşması'nı etkin şekilde hayata geçirirken, 2020 yılında düzenlenecek Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Antlaşması 15. Konferansı'na ev sahipliği yapma hakkı da kazandı.

Biyolojik çeşitliliği gözlemleme, biyolojik çeşitliliğin korunmasında temel çalışma niteliğinde olmakla beraber biyolojik çeşitlilik durumu ve risk unsurları hakkında zamanında bilgi edinilmesi bakımından hayati önem taşıyor.

Çin, biyolojik çeşitlilikte dünyada ilk sıralarda yer alıyor. Ancak, bu alanda Çin'in önünde de sınamalar bulunuyor. Nanjing Çevre Bilimleri Enstitüsü, 2011 yılından bu yana kuşlar, amfibiler, memeli hayvanlar ve kelebekleri, araştırma hedefleri olarak seçti ve gözlemledi. Enstitü, ülke genelinde 648 gözlemleme noktası kurdu, uluslararası arenada nispeten etkili biyolojik çeşitliliği gözlemleme sistemi oluşturdu.

Nanjing Çevre Bilimi Enstitüsü Başkan Yardımcısı Xu Haigen, basına verdiği demeçte, 2011-2017 döneminde 78 kuş yerleşim bölgesinde yaptıkları gözlemlerde, bu bölgelerdeki ormanlarda ve bozkırlarda kuş topluluklarının yoğunluğunun arttığını tespit ettiklerini bildirdi. Uzman Xu, özellikle Qinghai eyaletine bağlı Qinghai Gölü'ndeki kuş sayısında gözle görülür artış gözlemlendiğine işaret ederek, Yangtze Nehri'nin orta ve alt kesimlerinde kuş sayısının istikrarını koruduğunu belirtti.

Çin'in sahil bölgelerinin, göçmen kuşların hayat koridoru olduğuna dikkati çeken uzman Xu Haigen, sahil bölgelerinde çevreyi korumanın yoğunlaştırılması, bilhassa nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan bazı değerli kuş türlerine yönelik korumanın güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Uzman Xu Haigen, gözlemledikleri 149 amfibi türünün yüzde 30'unun topluluk yoğunluğunun arttığını belirtti. 2011 yılından bu yana gerçekleştirdikleri 20 amfibi türüne yönelik gözlem çalışmalarının sonuçlarına göre, tatlısu göllerinin olduğu bölgelerde amfibilerin yoğunluğunun belli ölçüde azaldığını kaydeden Xu, bu nedenle de bu konudaki korumanın güçlendirilmesi çağrısı yaptı.

Nanjing Çevre Bilimi Enstitüsü tarafından hazırlanan raporda, leopar (Panthera pardus) gibi hayvan zincirinin zirvesinde yer alan bazı memeli hayvanların yaşam ortamında belirgin iyileşme olmadığına dikkat çekildi. Raporda, kelebeklerin biyolojik çeşitliliğinin etkin şekilde korunması için de turizmi geliştirme, maden ocaklarında sondaj gibi çalışmaların aza indirilmesi gerektiğini ifade etti.

Çin Ekoloji ve Çevre Bakanlığı, 2011 yılından itibaren ilgili üniversiteler, araştırma enstitüleri ve sivil toplum örgütleriyle biyolojik çeşitliliği gözlemleme programları organize ederek ülkede biyolojik çeşitliliğin korunmasına bilimsel destek sağlamaya çalıştı.